Çocuk işçi Abdullah okuma isteğini haykırdı

Abdullah, Irak Türkmeni. Daha 13 yaşında. Kara saçlı, orta boylu bir çocuk. Tebessüm ediyor sürekli. Ne konuşacağını da bilmiyor. Ürküyor yanındakilerin her konuşmasında. Gözünün birinde şaşılık var Abdullah’ın, eskiden kalem tutan elleri ise simsiyah, ara ara kızarıklıklar var. Onun ellerinden Türkiye’deki sığınmacı çocuk emeği sömürüsü görülebiliyor. “Okumak isterdim. Bakıyorum, bir şey anlamıyorum. Okuyamıyorum” diye hayallerini yarım bıraktırılmasına tepki gösteren Abdullah, çalışmaktan en büyük hazzı futbolu oynayamadığını ise “1 yıldır ayağıma top değmedi abi” diye anlatıyor.

Tamer Arda ERŞİN

ANKARA-  Ortadoğu’da süren savaş nedeniyle Türkiye’ye sığınmak zorunda kalan 13 yaşındaki çocuk işçi Abdullah, yarım kalan hayallerini ” Okumak isterdim de evde çalışanım yok. Getiriyor yazıyı okuyamıyorum. Bakıyorum, bir şey anlamıyorum. Okuyamıyorum” diye öfkeyle haykırıyor.

IŞİD’in zulmünden kaçan Suriyeli ve Iraklılar Türkiye’ye sığındı. Savaşın onlar üzerinde yarattığı yıkım yetmezmiş gibi Türkiye’de de yoksullukla terbiye edilmeye başladılar.  Buldukları işe girme zorunda kalan savaş mağduru insanların birçok hayali vardı. Bu hayallerden mahrum kalanların başında da çocuklar geldi. Bir çocuğun kaybolan hayalini görmek için Ankara’daki sanayi bölgelerinden birini gezmeniz yeterli oluyor. Abdullah, Irak Türkmeni. Telafer’den gelmiş. Daha 13 yaşında. Kara saçlı, orta boylu bir çocuk. Tebessüm ediyor sürekli. Ne konuşacağını da bilmiyor. Ürküyor yanındakilerin her konuşmasında. Gözünün birinde şaşılık var Abdullah’ın, eskiden kalem tutan elleri ise simsiyah, ara ara kızarıklıklar var. Onun ellerinden Türkiye’deki sığınmacı çocuk emeği sömürüsü okunabiliyor.

Toplan 8 kişi Abdullah’ın ailesi. 6 kardeşi varmış. Kaçmışlar ailecek IŞİD zulmünden. “IŞİD bize ne yapmadı ki abi” diyor Abdullah. Bir yıl olmuş geleli. Nasıl geldiğini, nereye geldiğini bilmiyor Abdullah. Onun çocuk yüreğindeki memleketini bırakmanı kızgınlığı “”Arabalarda geldik. Şöyle yollara çıktık. Ne bilek. Bilmiyoruz nereye gittiğimizi. Bilmiyordum ben buraya geleceğimi” sözleriyle ağzından dökülüyor.

 

‘1 YILDIR AYAĞIMA TOP DEĞMEDİ’

Abdullah, Irak’ta IŞİD’in yarattığı yıkımı “Her şeyi yaşadık abi. Bize yaşatmadıkları kalmadı. Dışarıya çıkamıyordun. Camiye gidemiyordun. Birisi bir yanlış yaptıklarında ellerini, parmaklarını kesiyorlardı. Onun için herkes saldı vatanını” diye anlatıyor. Çalışıyor Abdullah. Haftalık 250 lira alıyor. Babası hastaymış, çalışamıyor. Anne evde. Bir abi Irak’a geri döndü. Orada üniversiteye devam etmeye çalışacak. Diğerleri de çalışmıyor. Ev kira. Aylık 500 lira. Çalışma sorumluğu 13 yaşındaki elleri düşmüş. Ne mi yapıyor bu eller?  Malzemeleri getiriyor, görüyor. Dükkanı temizliyor. “Okumak isterdim de evde çalışanım yok” ifadelerin kullanıyor Abdullah ve bunları söylerken sesi yükseliyor: ” Getiriyor yazıyı okuyamıyorum. Bakıyorum, bir şey anlamıyorum. Okuyamıyorum.” Dördüncü sınıftaymış Abdullah, Irak’tayken. Okuyormuş ve halen okumak istiyor. İyi top oynuyor anlattığını göre. Şimdi ise “1 yıldır ayağıma top değmedi abi” diyor.

Abdullah ve Abdullahların Türkiye’de sigortası yok. Haftalık aldıkları ücret, kimilerinin tek seferde lokantada masaya bıraktığı miktar kadar. Okuma hakkı mı? Yok. Onların daha temel insan hakkı olan hakları bile gasp edilmeye çalışılıyor. Abdullah’ın ve Abdullahların çalışmasına neden olan savaş ise halen Ortadoğu’da devam ediyor.